BIST9.715,99%-0,06
USD32.5417%-0.08
EURO34,8924%0.11
ALTIN2.431,56%0.35

Şantiye yeleğiyle 2, bermuda şortla 40 pozu var

Murat Alan

Abone OlGoogle News
23 Ağustos 2019 03:41

Ekrem İmamoğlu’nun “İstanbul’un kaybedecek bir dakikası yok, mazbatamı verin” şeklindeki çıkışının üzerinden tam 169gün geçti.. 

Sayın İmamoğlu gün itibariyle de 2 aydır kesintisiz İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanı..

Peki bu süre zarfında İstanbul için ne yaptı?

Az bir süre değil..

Tam 60 gündür bu şehrin başkanı..

İstanbul’un aciliyet arz eden sorunlarıyla ilgili nasıl bir adım atıldı?

İki defa şantiye yeleği gördük İmamoğlu’nun üstünde..

AK Parti döneminde temeli atılan, birçoğu tamamlanma aşamasında olan raylı sistem tünellerini ziyaret ederken giymişti şantiye yeleğini…

İkincisi de sel baskını sonrasıydı.

Şükür ki bir sonraki gün hemen Bodrum’a geri döndü..

Şantiye yeleğiyle 2, bermuda şortla 40 pozu var.. 

Ama hakkını yemeyelim kendisinin de söylediği gibi tatil ona çok yakışıyor..

Oysa güneş, kum, yemek, yat vesaire hepsi kamuflajmış..

“İstanbul’a başkan seçtik, Bodrum’dan çıkmıyor” şeklinde eleştirilerin hepsi yersizmiş.. Ekrem bey boş durmamış..

Meğerse devasa bir çalışma içindeymiş..

Gelir gelmez de bombayı patlattı..

İstanbul’u rahatlatacak, İstanbulluyu huzura kavuşturacak çalışmanın startını mı verdi?

Ne mi o çalışma?

Hani seçim döneminde söylediği, “24 saat kesintisiz ulaşım” mı?

“Gençlere 400 TL burs” falan mı?

Hak getire..

60 gün boyunca üzerinde çalıştıkları şey İBB’de kadrolaşma..

İşçi kıyımı projesi..

İlk etapta Medya AŞ’deki 50 basın emekçisinin işine son verdi..

Üstelik kimsenin ekmeğiyle oynamayacağını söylediği halde..

“İstanbul’a dair hayallerim var, bir an önce görevimin başına geçip bu hayalleri gerçekleştirmek istiyorum.

Şunu işten çıkarayım, bunu kovayım böyle şeyler aklımın ucundan bile geçmez benim. 

Tüm çalışan kardeşlerim şunu bilsin: Ekmeğinin peşinde koşan, bulunduğu yere bileğinin hakkıyla gelmiş, iş ahlakı ve hukukuna uygun davranan herkesin başımın üstünde yeri var” dediği halde..

Bu sözler İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanı Ekrem İmamoğlu’na ait değil mi?

Posta yazarı Candaş Tolga Işık’a söylemiş..

60 gündür de yalanmadığına göre doğru kabul edeceğiz..

Yanlış anlaşılmasın sözlerin içeriğini değil, sözlerin söylenip söylenmediğini doğru kabul ediyorum..

Zira verilen sözlerin koca bir yalan olduğu ortada..

Hangi gerekçeyle işine son verildi bu 50 kişinin?

Cevap yok!

Dur ben bir tüyo vereyim, “iş ahlakı ve hukukuna uygun davranan herkesin başımın üstünde yeri var” demişsiniz ya..

İşte o kısımdan yürünebilir..

“İş ahlakına ve hukuka uymayanları tasfiye ettik” diyebilirsiniz..

Ama bir şartla!

Bu 50 kardeşimizin iş ahlakının dışına nasıl, nerede, ne zaman çıktığını belgeleyeceksiniz..

Nasıl bir hukuksuzluk içinde olduklarını ortaya koyacaksınız..

Yoksa, iftiracı, yalancı, ikiyüzlü olmaktan kurtulamazsınız.

Bu insanların büyük bölümü evli, neredeyse hepsi kiracı, bir çoğunun bebeği var..

İşçinin, emekçinin ahı gök kubbeyi inletir..

O BAŞKANLARDAN BİRİ “PKK İLE 

İLİŞKİMİZ YOK” DEDİ Mİ?

Belediye başkanlarının görevden alınması kimi mutlu edebilir?

Hangimiz “seçilmişlerin yerini atanmışlar alsın” diyebiliriz?

O zaman seçim yapmaya ne gerek var değil mi?

Ama!

Aması var bu işin..

Terör örgütüne yardım yataklık yapan belediye başkanlarının, seçimle geldiler diye seçimle gidebileceklerini nasıl savunabiliriz..

Ekrem bey ne diyordu..

İş ahlakı ve hukukuna uygun!”

Delillendirmek koşuluyla evet..

İçişleri Bakanlığı da bunu yapmış..

Tablo tablo..

Şema şema..

Kim, nerede, kiminle, ne zaman görüşmüş..

Hangi örgüt üyesinden ne talimatlar alınmış..

Hepsi izah edilmiş..

Görevden el çektirilen belediye başkanlarının örgütle olan ilişkisi tespit edilmiş.

Bir şey daha var..

Bu başkanların biri de çıkıp, “Benim terörist bir örgütle hiçbir ilişkim olamaz” dememiş..

PKK azılı bir terör örgütüdür. Kandil kim ki biz Kandil’in adayı olalım” diyememişler..

Demezler de..

Selametle..

Murat Alan

Akit TV köşe yazarı