Sene 1993..

Şişli Adliyesinde bir telaş var..

O dönem gazeteciler adliyeye girip duruşma salonunun önünde tutuklu/tutuksuz sanıklarla röportaj yapabiliyordu..

Ağır ceza mahkemesine basın ordusu yığılmış..

Reşit olmayan genç kıza fuhuş yaptırdığı iddiasıyla 3 sanık duruşma salonuna bekleniyor.

15 yaşında bir kız çocuğunu genelevde erkeklere pazarlamışlar..

İnsanın kanı donuyor değil mi?

Sanıklar adliyeye son model bir Mercedes ile geliyorlar..

Büyük pişkinlik var yüzlerinde..

Kahkahalar atarak duruşma salonuna geçiliyor..

Doğru okudunuz, 15 yaşında çocuğu pazarladığı iddiasıyla yargılanan 3 sanık, büyük bir gururla adliye koridorlarında geziyor.

İçlerinden birisi satın alacakmış gibi adliye binasına bakıyor..

Hakim ve savcı odalarını tek tek süzüp inceliyor..

“Boyası iyi olmuş kapılarda mobilya, kürsüleri yenilememişler mi vah vah..”

Cesarete bak!

Mübaşir tek tek isimleri okuyor..

Duruşma salonuna geçiliyor..

Hakim soruyor, “adınız nedir..”

1 numaralı sanık ayağa kalkıp cevap veriyor, “Matild Manukyan..”

Hakim: “Suçlamayı biliyorsun ne diyeceksin..”

Manukyan gayet sakin ve gururla, “Efendim ben vergisini ödeyen dürüst bir vatandaşım. Namusumla karı satıp para kazanıyorum. Bu adliye binasının onarımını da ben yaptırdım. İlk ifade verdiğim emniyet müdürlüğündeki bütün tadilatı ben yaptırdım. Ama üzülüyorum. Bu işte bir namussuzluk var. Parasını tam olarak verdiğim halde bu kürsüleri yenilememişler” diyor.

Hakim derin bir nefes alıp, iç çekiyor..

Nasıl çekmesin!

Affedersiniz, kerhanecinin bağışıyla adliye tadilatı yapılmış..

Ve o kerhaneci, yapılan işi eksik bulmuş!..

Bir de tadilatı yapanları ya da eksik yapıp arada para yiyenlerin namussuzluğunu ifşa ediyor.

CHP/SHP’nin ara ara dem vurduğu “militan yargı”nın vaziyeti buydu!

Adliye binalarını genelev patroniçeleri yapıyordu.

Dürüst ve namuslu hakim/savcılar ise derin bir ah çekiyordu!

Reşit olmayan genç kızları fuhuşa sürükleyen şerefsizler, “bu adliyeyi biz yaptık” havasıyla salona girip, bir de hesap soruyordu.

1993 tarihli Milliyet Gazetesinde bir başka haber..

“Matild Manukyan, 19 Nisan 1993 günü üçüncü kez vergi rekortmeni oldu.”

Nasıl yani?

Bu kadın fabrikatör müydü?

Genelev patroniçesi değil miydi?

Haberin devamı, “Toplam 6 kez vergi şampiyonu olan Manukyan yöneltilen eleştirilere ‘Çalmıyorum, çırpmıyorum, sattığım kadınların vergisini son kuruşuna kadar ödüyorum. Demek ki namuslu vatandaşım. Polisler sık sık beni yakalıyor. Böyle giderse memleket vergi kaybına uğrayacak’ cevabını verdi.”

Sıkı durun, aynı dönemde Marmara Bölgesinin ikinci vergi rekortmeni de 127 milyon lira yıllık vergi ödeyerek rekor kıran Sümbül Yaşar Akarsu.

Ve ne acı ki, o da genelev patroniçesi..

İşte 90 yıllardaki Türkiye’nin hali!..

Peki, bu yazıyı niye yazdım?

Nereden nereye geldik, tarihe not düşmek istedim.

Bu kafaların bayıldığı, “Ah o 90’lar neydi ya. Herkes mutluydu, yargı siyasallaşmamıştı. Atatürk’ün kurduğu fabrikalar tıkır tıkır işliyordu. CHP/SHP bu ülkeyi gül gibi yönetiyordu. Şimdiki hale bakın” diyenler belki biraz utanır..

Gelir İdaresi Başkanlığı 2023 yılına ilişkin vergi rekortmenlerini açıkladı.

2022’de olduğu gibi 2023’te de Türkiye’nin vergi rekortmenleri listesinde ilk 3 sıra değişmedi. Dünyanın almak için peşinde koştuğu Türk İHA’larının mimarı Bayraktar kardeşler vergi rekortmeni listelerinin başını çekti.

Selçuk Bayraktar, 2023 yılında 1,95 milyar lira gelir vergisi ödeyerek listenin ilk sırasında yer aldı.

Onu ikinci sırada ağabeyi Haluk Bayraktar izledi.

Gelir vergisi rekortmenleri listenin üçüncü ve 7. sırasındaysa Koç ailesinin fertleri yer aldı.

Mustafa Rahmi Koç 480 milyon lira ile üçüncü, Mehmet Ömer Koç’sa 261 milyon 773 bin lira ile 7. sırayı aldı.

Nereden nereye değil mi?

Manukyan’a adliye onarımı yaptıran SHP’li hükümetlerden, devasa adliye sarayları inşa eden AK Parti Hükümetine..

Kerhanecilerin rekortmen olduğu Türkiye’den, yerli ve milli savunma sanayi şirketlerimizin Koç ailesini 3’e katlayarak rekor vergi ödediği Türkiye’ye..

Sabah ilk işim besleme medyanın manşetlerine bakmak oldu..

Fonlu medyanın algoritması yapay zekaya işlemci yaktırır..

“AKP’nin hortlattığı irtica yüzünden fuhuş sektörü kan kaybetti tabi ki vergi rekortmeni olamaz yeni Manukyanlar” tadında bir haber aradım..

Yok!..

Sözcü’de “Laik Cumhuriyette kadın eli sıkmayan subaylar var” haberini gördüm ama o konuyla alakasız..

Vergi rekortmenliği, namussuzlardan namuslulara evrilmiş, CHP medyasının derdi CHP’li Sinop Belediye Başkanının karısının elini sıkmayan subaylar..

Milli gururumuz Selçuk ve Haluk Bayraktar kardeşlerle ilgili besleme medyada doğru düzgün iki satır haber yok..

Manukyan vergi rekortmeni olsa ayakta alkışlarlardı..

Şimdi sesleri çıkmıyor.

Olsun varsın onlar kış uykusuna yatsın bu tür güzel haberlerde..

Biz yürekten tebrik ediyoruz bu ülke için taş üstüne taş koyanları..

Selametle..