Bir yabancı devlet adamının kendi ülkesi dışında birçok ülkede anılması gerçekten de çok anlamlıdır. 

Onu anmamıza vesile olan, hiç şüphesiz onun hayatı ve mücadelesidir.

Aliya denilince, Balkanlar ve Balkanlar’ın içinde müstesna bir yeri olan Osmanlı’nın batı cephesindeki son kalesi Bosna Hersek akla gelir.

Çağa iz bırakan Müslüman önderlerden biri de şüphesiz ki Aliya İzetbegoviç’tir. 

Hayatı mücadeleyle geçen Aliya, bize gerçek bir Müslüman’ın zor zamanlardaki duruşunu anlatır. 

Boyun eğmeyen, cesur ve kararlılığının yanında her şeyden önce dinine, kültürüne ve vatanına sahip çıkan Aliya, Müslüman Boşnak halkının yetiştirdiği ve insanlığın hizmetine sunduğu en büyük değerlerden biridir.

Aliya; ilme önem veren, inandığı değerleri yaşamaya çalışan samimi Müslüman demektir.

Ayrıca Aliya; direniş, özgürlük ve barış demektir. 

Onu yakından tanımak, sohbetlerinden istifade etmek imkanı bulduğum içinde kendimi şanslı kabul ediyorum.

Bosna halkının milli bilincinin oluşmasında ve Bosna Hersek’in bağımsızlığını kazanmasında etkin rol oynayan Müslüman Boşnakların efsanevi lideri Aliya İzzetbegoviç, büyük bir İslam düşünürü olmakla birlikte o, bir Osmanlı beyefendisiydi.

BİZ SİZİZ, SİZ DE BİZSİNİZ

Yıl Aralık 1994. 

Onun liderlik yaptığı Müslüman Boşnak halkı işgalci Sırp Çetniklerive Hırvat Ustaşalarına karşı vatan savunması devam ediyordu. 

Değerli dostum rahmetli Aliya’nın danışmanı Osman Bırka’nın evinde verdiği iftar davetinde onunla beraber olduk.

Dışarıdan çatışma seslerinin hiç kesilmediği o ortamda iftar ve namaz sonrası başlayan sohbetin bir anında bana bakarak insanlığa ve İslam’a hizmetlerini sıraladığı Türk milletine olan sevgisini dile getiriyordu.

Büyük annesinin de İstanbullu olduğunu hatırlatan Aliya, “Benim bir yanım Boşnak bir diğer yanım ise Türk’tür. Çok şükür ki mensubu olmakla şeref duyduğumuz İslam’ız yani Müslümanız” diyerek kendini tanıtıyordu.

Sohbetin devamında “Türkler mevcut sınırlar içinde kendilerini hapsetmemeli. Çünkü Türklerin sınırları Osmanlı kültür mirasının ulaştığı coğrafyanın tamamıdır.

Benim ülkem Bosna Hersek de o coğrafyanın bir parçasıdır. 

Bosna’daki Osmanlı kültür mirası bizim olduğu kadar sizin, sizin olduğu kadar da bizimdir. 

Yani biz siziz, siz bizsiniz. Bizi ve bu toprakları unutmayın” diyerek hatırlatan ve uyaran sözleri hâlâ hafızamda o günkü tazeliğiyle duruyor. 

Aliya, bir tarih, bir bilim deryası ve derin bir mütefekkirdi. 

Aliya İzetbegoviç’e ‘Bilge İnsan’ denilmesi sadece onun bir siyaset pratisyeni olmasından değil aynı zamanda büyük bir düşünür/filozof olmasından kaynaklanmaktadır.

Aliya İzzetbegoviç’in eserleri dünya kültür ve düşünce hayatına yeni ve anlamlı perspektifler katan değerli çalışmalardır. 

İlmi ve bilimi önceleyen bir nesil yetiştirme adına mutlaka bu eserler hem okunmalı hem de okutulmalıdır.

Vefatının 16. sene-i devriyesinde Bosna-Hersek’in kurucu Cumhurbaşkanı merhum Aliya İzzetbegoviç’i rahmet, minnet ve şükranla anıyorum. 

Ruhu şad, mekanı cennet olsun…