Bu haftaki eserimiz, Ötüken Neşriyat’ın kurucularından siyasetçi, hukukçu ve kültür insanımız Nevzat Köseoğlu’na ait.

Merhum Nevzat Köseoğlu, 10 Ekim 2013 tarihinde Hakk’a yürümüştü.

Ömrünü tarihimize ve kültürümüze adayan Köseoğlu’nun önemli eserlerinden birisi de “Türk Dünyası Tarihi ve Türk Medeniyeti Üzerine Düşünceler” adlı dört ciltlik kitabıdır.

Bu topraklara ve millete, zerre vefası ve bağlılığı olan her insanımızın başucu kitabı olarak yanından ayırmayacağı ve her daim müracaat edeceği bir eserdir.

Kur’an ve Sünnet merkezli 14 asırlık inancımızın sahiplenilmesi, temsil edilmesi ve idamesi için ikibin yıldır süregelen tarihimizin-medeniyetimizin her boyutu anlatılmakta.

Rahmetli Köseoğlu, kültürümüzün-medeniyetimizin; toplum hayatının belli bir iman çevresinde gerçekleşebileceğini ifade ederek şunları söylüyor:

“Bu imanın muhtevasını oluşturan varlık anlayışı, mukaddesler ve ölçüler, toplumun hayat önceliklerini ve sınırlarını belirler.

Hayat, bu bakış açılarından kavranır, değerlendirilir ve bu ölçülerle yaşanır.

Böylece bütün cemiyetlerde hayat, bağlı olunan iman manzumesine göre belli bir üslupta gerçekleşir ki, maddesi ve üslubu ile kültür budur”.

…………………

Medeniyetlerin temelini, elbet o milletin kültürü oluşturur. Kültürlerin üslubunu ise içinde hayat bulduğu maddi şartlar ve hâkim iman belirler.

Köseoğlu, milletlerin örf, adet, gelenek ve bunların toplamında yaşadıkları hayatın mayasının, inanç merkezli ameller olduğunu söyleyerek şu bilgileri kaydediyor.

“Bizim kültürümüzü yapan şey amellerimizdir. Amellerimiz, anlam kazanan bütün eylemlerimizdir.

Eylemlerimiz ise yönünü ve ölçüsünü imandan alır, hayata anlam kazandıran imanımızdır.

Her toplumda potansiyel olarak mevcut olan hayat enerjisi, bir iman hareketi ile sosyal gerilim halinde ortaya çıkar; bu, toplumun motive edilmiş eylem gücüdür.

Medeniyetleri kuran bu gerilimdir. Öte yandan yıkılışına sebep olan da bunun zayıflamasıdır. İmanın büyüklüğü ve muhtevası medeniyetin gücünü ve üslubunu tayin eder. Her kültür, kendi imanının aydınlığında görür ve bu aydınlığı koruyabildiği sürece sağlıklı görür.

Bu yüzden iman zaafa uğrayınca idrakler kararır, kalpler katılaşır ve kültürün kavrama, yorumlama gücü azalır”.

………………..

Kültürün kanunlarının tarihin kanunları olduğunu belirten Nevzat Köseoğlu, kitabının ilerleyen sayfalarında şunları yazıyor:

“Kültürü belirleyen, cemiyetin motive edilmiş ruh gücü yani imanı, tarihin akışını da belirler. Hayat bir iman çevresinde yaşanır ve toplum hayatı iman edilen kültürün talepleri doğrultusunda gelir.

Taşıyıcı toplumun imanı pek olduğu, güçlü olduğu yani yüksek olduğu sürede kültür de yükselir; bu hal zayıfladıkça çözülme başlar”.

………………

Dört orta boy ciltten oluşan kitapta; tarihimizin, medeniyetimizin ve kültürümüzün ne zaman yükseldiği ne zaman düşüşe geçtiği vakıalarla anlatılmış.

Nevzat Köseoğlu’nu rahmetle anarken, ruhu şerifi için El-Fatiha.

Kitaplar hakkında: Ötüken Neşriyat; 

0212-251 03 50