BIST9.716,77%-0,05
USD32.4915%-0.23
EURO34,9084%0.16
ALTIN2.434,93%0.48

CHP ve HDP tebrik etti sırada SP, DEVA, Gelecek var!

Ali Karahasanoğlu

Abone OlGoogle News
09 Kasım 2020 10:07

Biden kendisi açıklamıştı, Erdoğan’ı devirmek için, muhalefeti destekleme konusunu..

Böyle bir açıklamadan sonra, beklersiniz ki, Türkiye’deki muhalefet, artık Biden’a mesafe koysun..

Öyle ya..

Türkiye içinde kim olursa olsun..

ABD’de o tarih itibari ile başkan adayı olan Biden ile birlikte hareket ederek, Erdoğan’ı devirme noktasında bir kirli ittifak içinde olmak, kabul edilecek bir durum olmasa gerek.

Siyasetçilerin hırsı farklı tavırlar sergilemelerine sebep olabilir ama.

Halk nezdinde, tepki şudur:

“Değiştirecek isek, sandıkta biz değiştiririz.. ABD’ye ne oluyor? Biden’a ne oluyor?”

Ama Biden’ın sözlerinin tartışılmasının üzerinden daha bir ay geçmeden..

Seçimler yapıldı..

Biden seçimi kazandı..

İlk tebriğin kimden gelmesini beklersiniz?

Tabii ki, resmi yetkililerden..

Türkiye’deki resmi yetkililer, herhangi bir tebrik açıklaması yapmamış iken..

Bir baktık..

İhanete hızlı adımlarla koşan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, tebriğini ilan etmiş bile..

Sadece Biden’i değil..

Biden’in yerine, esas başkanlığı yapacağı iddia edilen Başkan Yardımcısı Kamala Harris’i de tebrik etmiş..

Biden’i anladık da..

Kamala Harris’i tebrik etmek de ne oluyor?

İşte burası çok ilginç..

Bir ilginçlik daha var..

Kemal Kılıçdaroğlu’nun hiçbir resmi görevi olmamasına rağmen..

Tebriğini hem Türkçe ve hiç bilmediği İngilizce olarak yayınlaması..

TBMM’nin resmi internet sitesindeki biyografisinde yazıyor, “Orta düzeyde Fransızca bilen Kılıçdaroğlu” diye..

Ama o..

Bilmediği İngilizce dilinde tebrik yazıyor..

Şirinlik numaraları tam hız..

Yağcılık üst seviyede..

İfade de, şöyle:

“Amerika Birleşik Devletleri’nin 46’ncı Başkanı olarak seçilen Joe Biden ve yardımcısı Kamala Harris’i tebrik ederim. Türkiye- ABD arasındaki dostluğun ve stratejik müttefiklik ilişkilerimizin güçlenmesini dilerim.”

İyi de..

Henüz Türk resmi yetkililerin açıklamaları ile onaylamadıkları bir seçim aşamasında, CHP Genel Başkanı, kimin akreditesi ile, Biden’i ve Kamala Harris’i tebrik ediyor?

Bu yakınlık nereden geliyor?

Daha bir ay önce, bu Kılıçdaroğlu değil miydi, Tayyip Erdoğan’a, “Biden’e yeterli tepkiyi vermediği” iddiası ile ağır eleştiriler yönelten..

Hatırlayın..

ABD Başkanlık Seçimleri’nde Başkan adayı olan Joe Biden’ın bir gazetede yayınlanan röportajında, “Erdoğan’ı darbeyle değil seçimle yeneceğiz” sözlerine Kemal Kılıçdaroğlu şu tepkiyi vermişti:

“Biz CHP olarak, bu ülkenin bağımsızlığı için mücadele eden bir gelenekten geliyoruz. Hiçbir emperyal gücün gölgesini dahi kabul etmiyoruz!”

Eğer buna tepki derseniz, Kılıçdaroğlu’nun tepkisi bu idi...

Aslında Kemal Kılıçdaroğlu da kabul ediyordu, tepkinin kendisinden değil, Erdoğan’dan gelmesi gerektiğini..

Ve şöyle diyordu:

“Beni üzen şey gerçekten de 7 ay önce söylenen bu sözlere Dışişleri Bakanı’nın, Erdoğan’ın, Fahrettin Altun’un, kendi kadrolarının tepki vermeyip 7 ay sonra bunu Türkiye’nin gündemine getirilmesi. Gerçekten merak ediyorum. Neden? Acaba yine birileri ‘bunu kullanın deliğe süpürmeyin’ mi dedi? Biz bunları merak ediyoruz.”

Haydi bakalım CHP’liler, deliğe süpürülen Kılıçdaroğlu’nu, çıkartsınlar oradan..

Rezalet, zirve yapmış.

Devrilmek üzere hedef gösterilen Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı’nı, Biden’e tepki ver diye açıklama yapmaya davet et..

Biden, “birlikte devireceğiz” diye seni işaret ettiği halde, sen kendini kenara çek..

Sonra o Biden Başkan seçilince.

Herkesten önce koş, tebrik et.

Sadece kendisini değil.

Bir de yardımcısını tebrik et..

Sadece Türkçe değil.

Bir de İngilizce tebrik et..

Bu; işin, muhalefetteki CHP yönü..

Diğer muhalefet partilerinden HDP de, dün itibari ile tebriğini ulaştırdı..

Şimdi sıra, DEVA’da.. Ali Babacan’da..

Ardından İyi Parti Genel başkanı Meral Akşener’de..

Sonrasında stratejik derinlik sahibi Ahmet Davutoğlu’nda..

Sonrasında, “listeye girelim de, belki lazım olur” düşüncesi ile, SP Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu’nda..

Ama şunu da hatırlatalım..

Tüm bu isimlerin bir hesabı var ise.

ABD’den başlayarak estirilmek istenilen rüzgarla iş kotarmaya çalışanların bir hesabı var ise..

Allah’ın da bir hesabı var..

“ABD’den icazetli” diye suçlamaya kalktığınız Tayyip Erdoğan’ı..

ABD’den gelecek rüzgarla devirmeye kalkarsanız..

O rüzgar, fırtınaya dönüşür, beklenti içinde olanların hepsini savurur..

Bu millet, bu oyunlara eyvallah etmez..

Egemenlerle, emperyallerle birlik olmayı planlayanları bir daha sandığa gömer..

Bir daha da kafalarını çıkaramazlar..

Ali Karahasanoğlu

Akit TV köşe yazarı