BIST9.031,82 %-2.18
USD34.4947%0,08
EURO36,4608 %0.28
ALTIN2.949,28 %0.48

MHP ne diyor, DEM ne anlıyor?

Ali Karahasanoğlu

Abone OlGoogle News
20 Kasım 2024 10:59

MHP ne diyor, DEM ne anlıyor?

ALİ KARAHASANOĞLU

MHP Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli, dünkü grup toplantısında, çok net açıklamalar yaptı..

Anlayan anladı..

Anlamayana da, davul zurna çalsanız, az gelir..

Ne dedi, Sayın Bahçeli:

“Dün terörist başının yoldaşı olanlar, şimdi Amerika’nın uşağı olmuşlar. Biden’ın üvey evlatlarına, Türk milletinin asil evlatlarını kurban edemeyiz. Buna hakkımız yok. Gelin bir olalım, beraber olalım, hep beraber Türkiye olalım.”

Gerçekten de.. 10 yıl öncesinde, terörist başı Apo için, “Zehirlendi. Öldürülmek isteniyor” diyerek, devlete iftira edenler..

“Sağlık koşulları ağır. Derhal serbest kalması, hastaneye yatırılması gerekir” diyecek kadar, yalanlara başvuranlar..

Şimdi, Sayın Bahçeli’nin, terör örgütünün lağvedilmesi şartı ile.. Millet İttifakının zaten şartsız olarak tahliye etme sözü verdiği terörist başına, umut hakkını değerlendireceklerini söylemesi üzerine.

DEM’lilerin, sakin ve bir o kadar da akl-ı selimle hareket ederek, “Kabulümüzdür. Biz de, üzerimize ne düşerse yaparız, yapmalıyız” demesini beklersiniz, değil mi?

Diyorlar mı?

Demiyorlar.

Amerika uşaklıklarını adeta haykırarak, provokasyona soyunuyorlar..

2023 Cumhurbaşkanlığı seçiminde birlikte Apo’nun serbest bırakılması için yaptıkları anlaşmayı unutup, 2024 mahalli seçimlerinde “Kent Uzlaşısı” başlığı altında yaptıkları anlaşmayı unutup..

Anlaşma yaptıkları partilerin şimdi, “Terörist başı için umut hakkı mı? Asla. Olamaz. Olmamalı.. İzin vermeyiz” söylemlerine, tek kelime ile itiraz etmeden..

“Siz ne diyorsunuz şaklabanlar. Sizinle Apo’nun tahliyesini kararlaştırmadık mı? Hem de PKK’nın lağvedilmesi şartı da yoktu. Şimdi ne oluyor da, MHP Genel Başkanı’nın, bir şartla, PKK’nın lağvedilmesi şartı ile yaptığı çağrıya, sanki daha önce aynı sözü vermemişsiniz gibi, karşı çıkıyorsunuz” demiyor..

Diyemiyor.

Amerikan uşaklıklarını ispat edercesine..

Terörist başı Apo için..

Henüz PKK’nın lağvedilmesi çağrısını yapmadığı için. Tekrar tekrar “terörist başı” ifadesini kullanacağım. Kullanmazsam, şehidlerin hatırasına ihanet etmiş olurum..

Ben terörist başı ifadesini kullansam da..

DEM haydi bu sıfatı kullanmasın..

Ama..

“Sayın” da demesin. Diyemesin..

Nasıl “sayın” diyor?

Provokatörlük yapmak istedikleri için..

PKK’nın lağvedilmesini önlemek için..

PKK lağvedilmeden Apo’nun tahliye edilmesini, Millet İttifakı iktidarı ile gerçekleştirmek için..

“Sayın” diyor..

Oysa, MHP bir adım atmış..

Amerikan uşağı olmayanlara, “bir adım atmak” düşer..

Onlar da, “Eskiden sayın diyorduk ama. Biz de bir adım atalım. Teröristbaşı için sayın demeyelim..” cümlesini kurmaları gerekirken..

Israrla, ortamı germeye, kavga çıkartmayı sürdürmeye çalışıyorlar. Amerikan uşaklığını ispat ediyorlar..

Bunlara sorsam, “Sizde hiç utanma yok mu? Kayyım atamasına CHP ve İP ile birlikte karşı çıkıyorsunuz. Ama o CHP ve İP, Öcalan için umut hakkı düzenlemesini ölümüne engelleyeceklerini söylüyorlar. Siz ortaklarınızın bu davranışından hiç rahatsızlık duymuyor musunuz?”

Evet, ne cevap verebilir, DEM’li yöneticiler?

Provokatörlüğü elden bırakmayan, Sayın Bahçeli’nin anlatımı ile ABD uşaklığını ispata çalışan DEM Parti’nin eş başkanı mıdır, şeş başkanı mıdır, Tülay Hatimoğulları şöyle devam ediyor, provokatörlüğüne:

“Kürt sorunu yoktur diyenlere ifade ediyorum. Bu bölgede Kürt sorunu vardır. Biz DEM Parti olarak demokratik zeminde onurlu bir barıştan yanayız bunun için de. Bunun için de İmralı tecridi derhal kalkmalıdır. Sayın Öcalan özgürlüğüne kavuşmalıdır. DEM Parti’nin çözümden yana olmadığını söyleyenler iftira atıyorlardır.”

Bölgede Kürt sorunu var mı yok mu, söylememiz için.

Önce Hatimoğulları, bize şunu söylesin: “Bölgede PKK terör örgütü baskısı var mı, yok mu?”

Var ise..

Onun Kürt sorunu dediği şey, dün için olmasa da. Bugün için, PKK sorunu olmasın..

Kaldı ki, dün için de, Güneydoğudaki insanlarımıza yönelik yapılmış tüm hukuk dışı eylemler, CHP iktidarlarında yaşanmadı mı? Faili meçhul cinayetlerin hemen tamamı, CHP iktidarında gerçekleşmedi mi? Şimdi siz, CHP ile kol kola girip, nasıl oluyor da, bölgede küçük küçük sorunlar var olsa bile.. Onların müsebbibi olarak CHP’yi aklayıp, sonra da Ak Parti’yi suçlamak için, CHP’nin mağduru Kürtler üzerinden “sorun var” diyebiliyorsunuz?

Bunu yapabilmek için, sadece ve sadece Amerikan uşağı olmak yeter..

Aksi takdirde, çıkarsınız, “Bu bölgede Kürt sorunu vardır. Çünkü PKK terör örgütünden bağımsız olarak, bu bölgede şu hak, kullanılamıyor” dersiniz.

Dediğiniz, diyeceğiniz, Türkiye’de birden fazla etnik yapı olduğu halde. Hiçbiri için olmayan “anadilde eğitim hakkı”’ diye bir iddiada bulunabilirsiniz.

Lazca anadilde eğitim hakkı var ise, siz de isteyin.

Arapça anadilde eğitim var ise, siz de isteyin.

Diğer dilleri de buraya katabilirsiniz..

Başka dillerde, devletin altyapısı mümkün olmadığı halde. Aslında bunun istismarını yapan DEM’liler de, çocuklarını İngilizce eğitim veren okullara gönderdiği halde..

Sırf kıllık olsun diye.

Seçimlik dersi yeterli görmeyip. Kürtçe Televizyonu yeterli görmeyip. Faili meçhul cinayetlerin dönemindeki iktidar partisi CHP ile kol kola girip, bugünün özgürlük ortamını mahkum etmeye çalışırsanız.

Kusura bakmayın.

Biz de size, “Amerikan uşaklığı yapmayın” deriz.

Ali Karahasanoğlu

Akit TV köşe yazarı