İşleri güçleri, fitne!
Ali Karahasanoğlu
Şu CHP’liler..
Ülkenin kalkınması için, hukuk devleti olma yolunda, tüm dünyayı gıpta ettirecek noktalara gelmesi için çaba sarfederler... Bırakın kendimiz gıpta edilecek Hukuk devleti olmayı.. Şu an Hukuk devleti gibi gösterilen zalim ve terör devletlerinin her birinin korkacakları noktaya gelmemiz için, bir destekte bulunurlar..
“Hepsine helal olsun” derim..
Ama söyler misiniz..
Aylarca aleyhinde olmadık karalamaları yaptıkları İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’dan, randevu istedikten sonra..
Bizim mahalleden de bazılarının, “Canım bakan niye randevu vermiyor ki? Sonuçta karşısındaki de muhalefet partisinden de olsa, bir milletvekili.. Ne olur randevu verilse, milletvekili dinlense.. Haklı eleştirileri var ise, yapılması gerekenler, hayata geçirilse. Kötü mü olur?”
Samimi olarak söyleyeyim..
Ben de bu modda bir yapıya sahibim..
Görüşmekten, dinlemekten, kimseye kural olarak zarar gelmeyeceği kanaatindeyim..
Ama bu CHP var ya bu CHP..
İnsanın tüm iyi niyetlerini istismar ediyor..
Hani bir atasözümüz de var: “Merhametten maraz hasıl olur” diye..
Bu CHP’lilerin sergiledikleri tavırlar da, resmen bu..
Bu tespitleri yapmama sebep olan isim, CHP milletvekili Murat Bakan..
Daha önce randevu istemiş, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya da, kendisine dün için randevu vermiş..
Görüşmüşler..
Fotoğraf çekimi yapılmış.
Çıkışta, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’dan, içerikle ilgili bir açıklama yok.
Sadece “CHP Genel Başkan Yardımcısı Sayın Murat Bakan’la bir araya geldik. Sayın Murat Bakan’a nazik ziyaretleri için teşekkür ederim” bilgisi verilmiş.
Belli ki, Murat Bakan bazı şeyler aktarmış.
Sayın Yerlikaya da, hem gerekenlerin yapılacağı hususunda, hem de bilgilendirme konusunda kendisine söz vermiş..
Bunun ötesinde, CHP’li milletvekili çıkıp da, görüşme sonrasında şu açıklamayı yaparsa, “affedersiniz ama, yaptığınız ülkeyi ileri götürme amaçlı bir açıklama değil, fitnecilik” dersek, yanlış mı söylemiş oluruz?
Nedir o açıklama?
Buyrun, CHP’li vekile yakın internet sitelerinden birebir aktarayım..
Hem de öyle haberin içinde kalmış, kenarda köşedeki bir cümle değil.
Direkt başlığa çıkarılmış cümleyi aktarayım:
“CHP’li Murat Bakan, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya ile görüştü: Süleyman Soylu’nun ismini bile anmak istemiyorum.”
Ne yani, sen CHP milletvekili olarak, AK Parti döneminin bir bakanı olan Süleyman Soylu’yu, yine Ak Parti’nin bir başka bakanı Ali Yerlikaya’ya şikayet mi ettin?
Buna cesaret edebilir misin sen?
Edersen, hakkettiğin cevabı almaz mısın?
Ki; kapalı kapılar ardında yapamadığın konuşmayı, kendine yakın gazetecilerin yanında yapıp, AK Parti içinde bir tartışma varmış gibi algı oluşturmaya çalışıyorsun..
Bu CHP’lilere güvenilmemesi gerektiğini söylerken, genel bir önyargı ile mi hareket ediyorum.
Asla..
Bizzat Murat Bakan’ın açıklamaları ile bakalım, dün Süleyman Soylu’yu eleştirip, yeni bakan Ali Yerlikaya’yı öven milletvekilinin, aslında ne kadar ikircikli tavır sergilediğini böylece görmüş olalım..
Daha bir ay önce, tam da 5 Mayıs 2024 tarihinde, CHP’li vekil Murat Bakan, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’ya bakın ne soruyor:
“Türkiye uyuşturucu ticaretinde olduğu gibi silah ticaretinde de hem hedef ülke hem de silah rotası haline mi geldi? Silahların menşei nedir?”
Sorduğu silahlar ne silahı?
Sıkı durun..
Süleyman Soylu’yu ağzına almak istemeyen bu vekilin yeni bakana sorduğu silahlar, bir tv dizisinde kullanılan kimisi oyuncak, kimisi gerçek ama izinli silahlar..
Nitekim CHP’li vekil de, sorduğu soruyu, birkaç saat sonra, sosyal medya hesabından siliyor.
Peki yaptığınız yalancılık düzelmiş mi oluyor?
Takdir okuyucunun..
Bir başka paylaşım, Amerika’nın gizli desteği ile, bazı kişilerin kimlik verilerine ulaşılmasının ve kamuoyunda paylaşılmasının faturasını İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’ya çıkartan Murat Bakan’ın dün aynı bakan için sarfettiği övgü dolu cümlelerin aksine, hakaret dolu isnatlarla sarfettiği şu cümleler:
“Dün Süleyman Soylu, bugün sen. Eğer zerre kadar devlet adamlığın varsa bu işin sorumluluğunu alır istifa edersin. Bir İçişleri Bakanı’nın yapacağı iş, sağda solda miting yapmak değil, vatandaşın kimlik bilgilerini, kişisel verilerini korumaktır.”
Kısa süre önce bu sözleri sayın Yerlikaya için sarfetmekten çekinmeyen CHP’li vekil, dünkü görüşme sonrasında bakın Yerlikaya için neler diyor:
“Sayın Bakan Ali Yerlikaya’yı ziyaret ettik. Çok sıcak, çok samimi, çok bir verimli bir görüşme oldu. Her konudaki düşüncelerimizi, çözüm önerilerimizi dile getirdik. Bu kadarını paylaşabilirim. Sayın Bakan’a da samimi karşılaması ve verimli görüşme için teşekkür ediyorum.”
“Politik bir açıklama, ne var ki bunda” diyebilirsiniz..
Devam ediyor, CHP’li vekil:
“Yani şimdi yeni bir dönem bu dönem. Yani biz istişare edebileceğimiz birlikte çözebileceğimiz, ülkenin sorunlarını birlikte çözebiliyor olmamız lazım. Dolayısıyla o geçmiş, yanlıştı yani. O olmaması gereken bir şeydi. İktidarla muhalefetin kesiştiği noktalar nedir? Ülkenin sorunlarıdır.”
Evet biz de iktidarı ile muhalefeti ile milletvekilleri el ele vermeli diyoruz ama.
Her seferinde duvara tosluyoruz.
Her seferinde CHP’li vekillere güvenilmemesi gerektiğini, yaşayarak anlıyoruz.
Sayın bakan ile görüştükten sonra, kalkıp aynı partinin listesinden önceki dönem bakanlık yapan birisinin, sanki görüşmede de konuşulan konu o imiş gibi açıklamaya eklenmesi, CHP’li vekillerin, fitne operasyonlarından vazgeçmeyeceğini gösteriyor..