Şarkı istediler çaldı, sigara istediler yok dedi: Dayak yedi

Elif Yaren Çelik, “Abim acı çekerken onların gülmesine dayanamıyorum. Lütfen sesimi duyurmamda yardım edin. Çünkü bu işlerin orman kanunları ile yürümediğini bu tip kansızlar öğrenmedikçe daha çok kişinin canı yanar” diyerek şunları paylaştı;

“Merhaba, 29 Eylül gecesi abim Çağatay ÇELİK'in başına gelenlerden bahsetmek istiyorum. 2 gündür sussamda artık benim de takatim kalmadı. Abim 24 yaşında, Bülent Ecevit Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğrencisi. Mezun olmasına günler kala böyle talihsiz bir olay başına geldi. Abimin ne zaman morali bozulsa, her zaman gitarına sarılmış bir çocuktur. 29 Eylül gecesi de aynen bunu yapmıştı. Hastaneden çıkan abim, yorgun ve biraz mutsuz hissettiği için arkadaşlarıyla birlikte sahilde gitar çalmak istedi. Bizi arayıp çok geç kalayacağını haber de vermişti.

Hekimliği her ne kadar çok sevse de müziği de bir o kadar çok seven abimin o gün başına gelenler, bir çok hayalini de elinden alıp gitti. 29 Eylül gecesi saat 2 gibi abimden aldığımız arama ile başımızdan kaynar sular döküldü.

Sadece "Baba, yardım, Kozlu” diyebildi ve bu kelimeleri söylerken bile çok zorlandı. Olayın daha özünü bilmeden, ailece aceleyle Kozlu sahiline gittik. İlk başta bir kaza olayı sandık çünkü abim hayatında hiç kavgaya karışmamış bir insandır. Hoş, yine kavgaya karışmamış bir grup kansız tarafından nedensizce öldüresiye dövülmüştür.

Abimi bulduğumuzda kanlar içerisindeydi.

Olayda aynen şöyle gerçekleşmiş; saat geç olmaya başladığı zaman abimler kalkmaya hazırlanmış, tam o sırada 3 kansız (Güray S., Muratcan B., Mert B.) abimin yanina gelip şarkı isteğinde bulunmuşlar. Güzel abimin en sevdiği şey insanlara şarkı söylemek olduğu için başına geleceklerden bir haber teklifi kabul etmiş. Daha sonradan bu insan duygularından bi haber olan kansızlar abimden sigara istemişler. Abimde sigaram kalmadı demesiyle, abimi öldüresiye dövmeye başlamışlar. "Nolur vurmayın, ben size sigara alırım, konuşalım" diye yalvarmasına rağmen küfürler eşliğinde abime vurmaya devam etmişler. Zor bela kaçmayı başaran abim bir köşeye kanlar içerisinde saklanıp bizi aramış. Abimin yanında bulunun arkadaşları da darbeye maruz kalıyorlar; fakat bir şekilde kaçmayı başarıyorlar. Ağır yaralı olarak hastaneye kaldırılan abim dün saatler boyu ameliyatta kaldı. Bizim tek isteğimiz bu 3 insan müsveddisinin cezalarını çekmeleri.

Abimin hayalleri vardı. İyi bir doktor olmak, müziğini tüm insanlara duyurmak istiyordu.

Elinden bunu alanlar Muratcan B., Güray S., Mert B. "bizim işimiz bu, zevk alıyoruz bundan" demişler, üstüne utanmadan karakoldan bile övünerek fotoğraf atmışlardır. Abim acı çekerken onların gülmesine dayanamıyorum.

Lütfen sesimi duyurmamda yardım edin. Çünkü bu işlerin orman kanunları ile yürümediğini bu tip kansızlar öğrenmedikçe daha çok kişinin canı yanar.”