Cumhurbaşkanı Erdoğan: Bürokratik vesayete izin vermeyiz
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Çetin mücadeleler sonucu gerilettiğimiz bürokratik vesayetin tekrar nüksetmesine fırsat vermeyiz.” dedi. Son dönemde gündeme gelen her olayı dikkatle takip ettiklerini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Kanunun dışına çıkan, hatası olan kim varsa hukuk zemininde hesabını mutlaka soruyoruz.” şeklinde konuştu. “Biz buradayız. Dimdik sapasağlam ayaktayız.” diyen Erdoğan, “Dava burada ve inşallah yarın da burada olacak.” ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Grup Toplantısı’nda konuştu.
Erdoğan’ın konuşmasından satır başları şöyle:
"Bizi örselemeye çalışanlara inat yolumuza pekleşe pekleşe devam ediyoruz. Partimizin kuruluşundan itibaren daima ortak akılla hareket ettik. İnşallah bunu güçlendirerek sürdüreceğiz.
Son 1 yılımıza damga vuran seçimler dolayısıyla gelenekselleşmiş istişare kamplarımızı yapamamıştık. İstişare toplantımızı önümüzdeki hafta gerçekleştiriyoruz.
"YENİ DİNAMİK ARKADAŞLARIMIZLA DEVAM EDECEĞİZ"
Her kongre sürecini kadrolarımız arasındaki bir bayrak yarışı olarak görüyoruz. Yorulan arkadaşlarımız varsa, hatası, kusuru olanlar varsa, kardeşlik hukukumuzu koruyarak onları dinlenmeye alacağız. Yeni heyecanlı, dinamik arkadaşlarımızla yolumuza devam edeceğiz. Kurulduğumuz günden beri yenilenerek, tazelenerek geliyoruz. İnşallah bundan sonra da aynı çizgide hareket edeceğiz.
ÖĞRETMENLİK MESLEK KANUNU
Hayat pahalılığı ve fırsatçılık, öğretmenlerimize yönelik şiddetle mücadelede yasal zeminin güçlendirilmesine ihtiyaç duyuyoruz. AK Parti Grubumuzun, Cumhur İttifakı’ndaki ortağımız MHP ile işbirliği içinde bu konuları çok iyi takip etmesini bekliyorum.
YENİ ANAYASA ÇALIŞMALARI
Yeni anayasa meselesinde, Meclis Başkanımızın çalışmalarına destek vermemiz önemlidir. Aceleye getirmeden ama çok da fazla uzatmadan, somut adımlar atılmasında fayda görüyoruz. Biz sonuna kadar uzlaşmacı tutumumuzu koruyacağız.
"31 MART'TA MİLLETİN VERDİĞİ MESAJI ALDIK"
Türkiye’nin gelecek asrına eserlerimizle biz istikamet çizeceğiz. Şunu unutmayalım; 14 Mayıs seçimlerinde aziz milletimiz iktidar olma yetkisini bizlere tevdi etmiş, 10 ay sonra da bizlere ikazda bulunmuştur. 31 Mart seçimleri bir güven oylaması değildir. Seçmenin ülkenin idaresine ilişkin tercihlerinde bir kırılma olmamıştır. Önce 14 Mayıs’ta, iki hafta sonra 28 Mayıs’ta seçmen kararlı bir şekilde hükümeti Cumhur İttifakı’na emanet etmiş, yerel seçimde tercihini sandığa farklı şekilde yansıtmıştır. Bu ikisini birbirinden ayırmak durumundayız. 31 Mart’ta milletin verdiği mesajı aldık. Milletin AK Parti’den desteğini çektiğini zannedenler, fena halde yanılırlar.
AK Parti’nin çalışma usulü bellidir. Yarın seçim olacakmış gibi hazırlıklıyız. Aynı zamanda biz hiç seçim olmayacakmış gibi çalışan bir kadroyuz. Gevşemeye, gönülsüzlüğe, tembelliğe asla tahammülümüz olamaz.
"BÜROKRATİK VESAYETE İZİN VERMEYİZ"
Son 21 yılda çetin mücadeleler sonucu gerilettiğimiz bürokratik vesayetin tekrar nüksetmesine fırsat vermeyiz, vermeyeceğiz.
Son dönemde gündeme gelen her hadiseyi tüm boyutlarıyla en ince detayına kadar takip ediyoruz. Kanunun dışına çıkan, hatası, kastı veya marazı olan kim varsa hukuk zemininde hesabını mutlaka soruyoruz.
Ülkeye ve millete karşı vazifesini yapmamanın hiçbir bahanesi olmaz. Bizim için her bir saniye milletimizin emanetidir, o her saniyeyi milletimiz için sarf etmek boynumuzun borcudur.
"DAVA BURADA, İNŞALLAH YARIN DA BURADA OLACAK"
Bize süre biçenler oldu. Bize gazete manşetlerinden ömür biçenler oldu. Bu iş bitti deyip, yolunu değiştirenler, davaya ihanet edenler oldu. Korkanlar, hırslarına yenilenler oldu. Onlar şimdi yoklar. Unutulup gittiler. Biz buradayız. Dimdik sapasağlam ayaktayız. Dava burada ve inşallah yarın da burada olacak.
"TEMENNİMİZ ODUR Kİ; ÖNÜMÜZDEKİ 4 YIL HOŞGÖRÜYLE GEÇSİN"
CHP Genel Başkanı Sayın Özgür Özel’i kabul ettik. Kendisiyle verimli bir görüşme gerçekleştirdik. Türkiye’de siyasetin bir yumuşamaya ihtiyacı var. Biz bu konuda her zaman olduğu gibi üzerimize düşeni yapıyoruz. Biz hiçbir zaman kutuplaşmanın, gerilimin tarafı olmadık. Türkiye’yi bir gördük, beraber gördük. Hiçbir ayrım yapmadan 85 milyonun tamamını kucakladık.
Temennimiz odur ki; önümüzdeki 4 yıl gerilimle değil, karşılıklı hoşgörüyle geçsin. İstiyoruz ki muhalefet yapıcı olsun. Arzumuz odur ki; Türkiye’nin meseleleri siyasetin günlük polemiklerinin üzerinde ele alınsın.
"KUKLAYI DA KUKLACIYI DA ÇOK İYİ BİLİYORUZ"
FETÖ’ye diyet borcunu ödemek için Yenikapı ruhunu baltalayanlar görüyoruz ki asla boş durmuyor. Siyasetteki tüm sermayesi insanları ayırmak olanların nereye varmaya çalıştığının idrakindeyiz. Kuklayı da kuklacıyı da çok iyi biliyoruz.
"CUMHUR İTTİFAKI SURLARINDA GEDİK AÇMAYA ÇALIŞANLAR VAR"
Siyasette yumuşama iklimini kara kışa çevirmeye çalışanlar olduğunu, Cumhur İttifakı surlarında gedik açmak isteyenler olduğunu görüyoruz. Daha önce de bu tarz teşebbüslerle karşılaştık. Hamdolsun hepsinden güçlenerek çıktık. İnşallah yine aynısı olacak. Fitne odaklarına kesinlikle göz açtırmayacağız. Cumhur İttifakı daha da güçlenerek yoluna devam edecek.
"NETANYAHU HESABINI VERECEK"
Netanyahu ve soykırıma ortak olanlar, döktükleri her damla kanın hesabını verecek. Biz de soykırımcıların hukuka hesap vermesi için enselerinde olacağız.
Bunlar kameralar önünde, gazetecileri, doktorları, sivilleri katlettiler. Bunlar kaçamayacaklar. İnşallah dünyada bunun hesabını verecek, cezasını çekecekler. Uluslararası mahkemeyi baskı altına almaya çalışıyorlar. Nesin sen ya? Bunun bedelini ödeyeceksiniz. Ne yaparlarsa yapsınlar, insanlık bu katillerin yakasını bırakmayacak. İnsanlık bıraksa dahi biz bu cinayet şebekesinin peşini bırakmayacağız.
"SANMAYIN Kİ İSRAİL GAZZE'DE DURACAK"
Şimdi Hamas’ı destekliyoruz diye dışarıda ve içeride bizi eleştiriyorlar. Sizde hiç mi vicdan yok? Sanmayın ki İsrail Gazze’de duracak. Bu azgın devlet, eğer durdurulmazsa ‘Vadedilmiş Topraklar’ hezeyanıyla gözlerini er ya da geç Anadolu’ya dikecekler. Hamas, Gazze’de Anadolu’nun ileri hat savunmasını yapıyor. Bunu göremeyecek kadar kör müsünüz?
Bugün Hamas’a terör örgütü diyenler 100 yıl önce olsalar inanın Kuva-yı Milliye’ye de terör örgütü diyecekler, asi, hain diyeceklerdi. Bu millet her zaman mazlumun yanında durmuştur.
Türkiye giderek bir cazibe merkezi haline gelmektedir. Ülkemize yönelik propagandaların artmasındaki sebep işte budur. Kimin nereye varmak istediğini biliyoruz. Bunlara bugüne kadar boyun eğmedik. Bundan sonra da geri adım atmayacağız.
Her zaman söylüyorum; korkaklar zafer anıtı dikemez. Ne yarım asrı bulan siyasi hayatımızda ne de 21 yılı aşan iktidarlarımız boyunca korkanlardan, kaçanlardan olmadık. Gün oldu vesayetçilere meydan okuduk. Gün oldu eli kanlı terör örgütlerine meydan okuduk. Gün oldu emniyet, yargı ve ordu içinde yuvalanmış FETÖ’cü alçaklara meydan okuduk. Vatanımızın bekasına, milletimizin istiklaline kim kastederse bundan sonra da karşılarında dimdik durmaya devam edeceğiz.
Hükümetimiz, ittifakımız ve devletimiz her zamankinden daha güçlüdür. Gazze’de soykırım bitinceye, katiller hesap verinceye kadar tüm imkanlarımızla Filistin halkına sahip çıkacağız."